İngilizce ve Türkçe Dilleri Arasındaki Temek Farklılıklar

İngilizce konuşmaya çalışan bir öğrenci, dil pratiği yaparken heyecanını ve kararlılığını yansıtıyor.

Dil öğrenmek, farklı kültürleri ve dünyaları keşfetmenin kapılarını açar. İngilizce ve Türkçe arasında birçok temel fark bulunmakla birlikte, bu farklılıklar, her iki dili öğrenirken kullanılan yaklaşımlar üzerinde de etkili olur. Bu makalede, İngilizce ve Türkçe dilleri arasındaki temel ayrımları inceleyecek ve İngilizce öğrenmek isteyen öğrenciler için faydalı yöntemler sunacağız.

Dil Yapısı, Söz Dizimi ve Cümle Kuruluşu

Türkçe, eklemeli bir dil olup, fiiller genellikle cümlenin sonunda yer alır. Bu yapı, Türkçenin "özne - nesne - yüklem" sırasına dayalı bir cümle yapısına sahip olduğu anlamına gelir.
Örneğin:

  • Ali kitap okuyor.
  • (Özne - Nesne - Yüklem)

İngilizce ise "özne - yüklem - nesne" dizilimini kullanır. Cümle yapısı Türkçeye göre tersine olabilir:
Örneğin:

  • Ali is reading a book.
  • (Özne - Yüklem - Nesne)
  • Ali bir kitap okuyor.

Bu yüzden, Türk öğrencilerin İngilizce cümle kurarken bu yapısal farkı anlamaları önemlidir. Başlangıçta Türkçe düşünerek İngilizce konuşmak zor olabilir, ancak bol pratik yaparak İngilizce düşünme alışkanlığı kazanılabilir.

Okuma - Yazma | İngilizce'deki Telaffuz Karmaşası ve Yazılış

Türkçe, yazıldığı gibi okunan bir dildir. Her harf, kelimenin telaffuzunu belirgin bir şekilde ortaya koyar. Bu durum, Türkçe konuşan bireylerin yazılı metinleri kolaylıkla okumalarını ve anlamalarını sağlar.
Örneğin, "kitap" kelimesinin telaffuzu, harflerin yazılışına tam olarak uyar. Ancak İngilizce, bu anlamda Türkçe'den oldukça farklıdır. İngilizce, yazıldığı gibi okunmaz; bu da Türkçe konuşan bir kişinin İngilizce yazarken zorluk çekmesine neden olur.

Örneğin, "bough" (dal) kelimesinin telaffuzu, yazılışına göre tamamen farklıdır. Bu kelimenin doğru bir şekilde okunabilmesi için öğrencinin dilin kurallarını anlaması ve telaffuzunu öğrenmesi gerekmektedir.

İngilizce'deki sesli harflerin değişkenliği ve bazı sessiz harflerin okunuşları, dil öğrenicileri için ek zorluklar yaratır. Bu durum, İngilizce öğrenim sürecinde öğrencilerin en sık karşılaştıkları zorluklardan biridir. Bu nedenle, İngilizce okuma ve yazma becerilerini geliştirmek için bol pratik yapmak, dinleme ve telaffuz çalışmaları gerçekleştirmek oldukça önemlidir.

Sonuç olarak, her iki dilin okuma ve yazma kurallarının farkında olmak, dil öğrenim sürecini daha verimli hale getirecektir. Öğrencilerin, yazılı metinleri okurken ve yazarken karşılaşacakları zorlukları aşabilmeleri için, bu farkları anlamaları ve uygun stratejiler geliştirmeleri gerekmektedir.

Zamanlar | İngilizce'deki zamanlar, Türkçeye göre daha ayrıntılıdır algısı!

"Zamanlar, İngilizce'de Türkçeye göre daha ayrıntılıdır." ifadesi, kısmen doğru olabilir ancak tam anlamıyla bir "yanılsama" olarak değerlendirilmesi gerekir. Bu algının ortaya çıkmasının birkaç sebebi var, ancak her iki dilin de kendine has ayrıntılı zaman yapıları ve ifade biçimleri bulunur. Şimdi bu durumu ayrıntılı olarak açıklayalım:

Neden Bu Algı Var?

1) İngilizce'deki Zaman Yapılarının Belirginliği:

İngilizce, fiil zamanlarını çok net bir şekilde gramatik yapılarla ifade eder.
Örneğin, "past perfect continuous" gibi zamanlar hem "geçmişte başlayan" hem de "bir süre devam eden" bir eylemi gösterir.

İngilizce'de yardımcı fiiller (was, were, had, been) ve "-ing" ekleri ile zaman yapıları ayrıntılı ve katmanlı şekilde ifade edilir. Bu, İngilizce'nin zaman yapılarının daha ayrıntılı gibi görünmesine yol açar.

2) Türkçe’de Zamanların Daha Basit Görünmesi:

Türkçede zaman yapıları fiil ekleriyle oluşturulur ve yardımcı fiiller kullanılmaz. Ancak bu, Türkçe'nin zaman bakımından basit olduğu anlamına gelmez. Türkçe, eklemeli bir dil olduğu için ekler aracılığıyla zaman ve kipler oluşturur.

Türkçede aynı zaman kipini, olayın bağlamına göre farklı şekillerde kullanabilme esnekliği vardır. Bu, İngilizce'deki zamanların daha ayrıntılı olduğuna dair bir algı yaratabilir.

İngilizce ve Türkçe Zaman Karşılaştırması:

İngilizce:

İngilizce’de her bir zaman çok spesifik kurallar ve yardımcı fiillerle oluşturulur: Örneğin, "I had been reading" (Past Perfect Continuous) ve "I was reading" (Past Continuous) arasında net bir fark vardır.

İngilizce, zamanların belirli bir sıralama ve dilbilgisel yapı ile ifade edilmesini gerektirir, bu da dili öğrenen kişilerde zamanların daha ayrıntılı olduğu izlenimini verebilir.

Türkçe:

Türkçede zamanlar ekler aracılığıyla oluşturulur ve bazı durumlarda bağlam zamanın hangi şekilde olduğunu belirleyebilir.
Örneğin, "Ali gelmişti" cümlesi "Ali had come" (Past Perfect) anlamını verebilirken, aynı zamanda sadece "Ali geldi" anlamında (Simple Past) da kullanılabilir.

Türkçede miş'li geçmiş zaman ve di'li geçmiş zaman gibi yapılar, olayın kişinin gözlemi ya da duyumu yoluyla ifade edilmesini sağlar, bu da farklı bir detaylandırma biçimidir.

Yanılsama mı Doğru mu?

İngilizce'deki zamanların "daha ayrıntılı" olduğu düşüncesi bir yanılsama olarak değerlendirilebilir, çünkü:

İfade şekilleri farklıdır, ama iki dil de olayları geçmiş, şimdiki ve gelecek zamanlarda detaylı şekilde ifade edebilir. İngilizce'de yardımcı fiiller ve farklı yapılarla bu ayrıntı verilirken, Türkçe'de ekler ve bağlam kullanılır.

Her iki dilde de ayrıntı mevcuttur, ancak dil yapıları farklı olduğu için biri diğerinden "daha ayrıntılı" denemez.

Sonuç:

Bu ifade, iki dilin farklı dilbilgisel yapılarını doğrudan karşılaştırmanın getirdiği bir algıdır. İngilizce'deki zaman yapılarına aşina olmayan kişiler için İngilizce'nin zamanları daha ayrıntılı görünebilir, ancak bu Türkçenin de aynı derecede ayrıntılı olmasını engellemez. Her iki dilin kendine özgü zengin zaman yapılarına ve ayrıntılı ifade biçimlerine sahip olduğunu söylemek daha doğru olacaktır.

Bir grup öğrenci, İngilizce dersinde etkileşimli bir şekilde iletişim kurarken öğrenme sürecine katılıyor.

Sesli Harf ve Vurgu

Türkçe'de her harf neredeyse sabit bir ses verir. Ancak İngilizce'de harflerin seslendirilmesi, kelimenin anlamına ve kökenine göre değişebilir. Ayrıca, İngilizce'de kelimelerde vurgulanan hece anlamı değiştirebilir.
Örneğin:

  • Record (isim): "kayıt"
  • Record (fiil): "kaydetmek"

Evet, "record" kelimesinin telaffuzu, anlamına göre farklı ses tonları ve vurgularla yapılır.

Açıklama

"Record" (isim olarak): /ˈrɛkərd/ şeklinde telaffuz edilir. (Kayıt anlamında)

Örnek: "I bought a new record." (Yeni bir kayıt aldım.)

"Record" (fiil olarak): /rɪˈkɔrd/ şeklinde telaffuz edilir. (Kaydetmek anlamında)

Örnek: "I want to record the meeting." (Toplantıyı kaydetmek istiyorum.)

Vurgu Farkı:
İsim olarak kullanıldığında, ilk hece vurgulanır.
Fiil olarak kullanıldığında, ikinci hece vurgulanır.
Bu farklı telaffuz ve vurgu, kelimenin hangi bağlamda kullanıldığını anlamak için önemlidir. Gibi…

Türkçe'de bu tür bir vurgu farkı pek bulunmaz. Öğrencilerin bu farklı vurgu sistemine dikkat etmeleri, İngilizce konuşmalarının anlaşılabilir olması için önemlidir.

Artikeller - article (a, an, the)

Türkçede, "a, an, the" gibi belirleyici sözcükler bulunmaz. Ancak İngilizce'de bu artikeller, anlam açısından büyük bir rol oynar.

Türk öğrenciler, İngilizce'deki bu belirleyici kelimeleri kullanmaya alışmakta zorlanabilirler. Ancak bu kelimelerin doğru kullanımı, İngilizce'deki anlamı tam olarak verebilmek için kritik öneme sahiptir.

İngilizcede artikeller, isimlerin önünde kullanılan ve onların belirli bir şekilde tanımlanmasına yardımcı olan kelimelerdir.
İki ana tür artikel vardır: belirsiz artikel ve belirli artikel.

"a" ve "an" artikelleri belirsiz isimler için kullanılır. Yani, bu artikeller bir nesne veya varlığın belirli olmadığını ifade eder.

Belirsiz Artikellerin Kullanımı

  • "A": Ünlü ile başlamayan, sessiz harfle başlayan tekil isimlerin önünde kullanılır.
    • Örnek:
      • a cat (bir kedi)
      • a book (bir kitap)
      • a dog (bir köpek)
  • "An": Ünlü ile başlayan sayılabilir isimlerin önünde kullanılır.
    • Örnek:
      • an apple (bir elma)
      • an hour (bir saat)

Önemli Noktalar

Belirsiz: "a" ve "an" kullanıldığında, nesnenin kesin bir tanımı yoktur. Belirsiz artikeller, genel bir kavramı veya tanımayı ifade eder. Yani, bir nesnenin veya kişinin ilk defa bahsedildiği durumlarda kullanılır.

Örnek: "I saw a dog." (Bir köpek gördüm.) - burada hangi köpek olduğu belirtilmemiştir.

Belirli Artikel: the

  • Belirli: Eğer belirli bir nesneden bahsediliyorsa, "the" belirli artikeli kullanılır. "the": Hem tekil hem de çoğul isimlerin önünde kullanılabilen belirli bir artikeldir. Belirli bir nesne veya kişiyi ifade eder; yani dinleyicinin veya okuyucunun hangi nesne veya kişi hakkında konuşulduğunu bildiği durumlarda kullanılır.
    • Örnek: "I saw the dog." (O köpeği gördüm.) - burada belirli bir köpek kastedilmektedir.
    • "the book on the table" (masanın üzerindeki kitap - belirli bir kitaptan bahsediliyor)
    • "the dogs in the park" (parktaki köpekler - belirli köpekler)
  • Belirli artikel, belirli bir nesneye ya da kişiye atıfta bulunmak için kullanılır ve bu nesne veya kişi zaten daha önce bahsedilmişse ya da dinleyicinin bildiği bir şeyse tercih edilir.

Kullanım Örnekleri

  • Belirsiz: "I saw a cat in the garden." (Bahçede bir kedi gördüm.) - Burada bahsedilen kedi, belirli değil, genel bir kedidir.
  • Belirli: "I saw the cat in the garden." (Bahçede o kediyi gördüm.) - Burada bahsedilen kedi belirli ve dinleyici tarafından biliniyor.

Özet

  • "a" ve "an": Belirsiz artikellerdir, genel nesneleri ifade eder.
  • "the": Belirli bir nesneyi ifade eder, dinleyicinin veya okuyucunun bildiği bir şeyi işaret eder.

Dil Öğrenirken İzlenmesi Gereken Yollar

İngilizce dilini öğrenmek isteyen öğrenciler için birkaç öneri:

  • Gramer Temelini Sağlamlaştırın: İngilizce dilbilgisi kurallarını anlamak, cümle kurma ve zamanı doğru kullanma açısından büyük önem taşır. Türkçe ve İngilizce'nin yapı farkını anlayarak bu temel oturtulabilir.
  • Dinleyerek Öğrenin: İngilizce filmler, diziler ve müzikler dinlemek, kelimelerin doğru telaffuzunu öğrenmenin yanı sıra dile alışmayı da kolaylaştırır.
  • Kelime Dağarcığını Geliştirin: İngilizce'de kelime hazinesi önemlidir. Her gün yeni kelimeler öğrenmek ve bunları cümle içinde kullanmak, dil becerilerini artırır.
  • Pratik Yapın: Dil öğrenmenin en önemli adımı pratik yapmaktır. Arkadaşlarınızla İngilizce konuşmak, yazılı olarak dil pratiği yapmak sizi daha hızlı geliştirir.

Sonuç

İngilizce ile Türkçe arasında önemli farklar bulunmaktadır ve bu farkları anlamak, dil öğrenme sürecini kolaylaştırır. Öğrencilerin İngilizceyi öğrenirken bu farklara dikkat etmeleri, hem gramer hem de pratik anlamında başarılı olmalarına yardımcı olur. Unutmayın, dil öğrenmek sabır gerektiren bir süreçtir; ancak düzenli çalışmayla başarıya ulaşmak mümkündür.

Dil öğrenmek, sürekli bir çaba ve pratik gerektiren bir yolculuktur. Her yeni kelimeyi, ifadeyi ve dil bilgisi kuralını öğrendiğinizde, bunları hemen konuşma pratiğine dökmeye çalışmalısınız. Unutmayın ki dil, alışkanlıkla kazanılır ve bu alışkanlıklar, günlük konuşmalarla pekiştirilir. Hata yapmaktan çekinmeyin; karşınızdaki kişi, niyetinizi anlayacaktır. Dil öğrenme sürecinde yanlışlar, aslında öğrenmenin bir parçasıdır ve bu hatalardan ders alarak kendinizi geliştirebilirsiniz.

Bu makalede, İngilizce ve Türkçe dilleri arasındaki temel farklılıklara odaklandım. Bu iki dilin yapısındaki farklılıklar, öğrenme sürecinde karşılaşabileceğiniz zorlukları anlamanızı kolaylaştıracaktır. Ancak, bu yazı sadece benim gözlemlerimden ibaret. Eğer unuttuğum veya atladığım noktalar varsa, lütfen yorumlarınızla benimle paylaşın. Sizlerle birlikte, ben de bu süreçte kendimi geliştirmek istiyorum. Eleştirileriniz ve katkılarınız, hem benim hem de diğer dil öğrenicileri için oldukça değerli.
Hep birlikte bu yolculuğu daha keyifli hale getirebiliriz!

Bu makale 10 Ekim 2024 tarihinde güncellenmiştir.

Yorumlar

  1. Aslı Yetimoğlu30 Kasım, 2010

    Konuşulan bütün dillerin yapısı birbirlerinden farklıdır. Lisanlar kökleri itibariyle birbirlerine benzeyebilirler. Fakat aynı değillerdir.
    İnsanlar konuşmayı doğdukları andan itibaren anne, baba ve yaşadıkları çevreden öğrenirler.
    Öğrendikleri bu dil o kişinin anadilidir. Kişi anadili ile düşünür, çevresiyle iletişim kurar, okur ve yazar.
    İlerleyen yıllarda ikinci bir lisan öğrenirken anadilimiz hep araya girmiştir. Ana dilimiz ile diğer dili kıyaslayacağımız için anadilimiz harici bütün diller bize saçma yâda anlamsız gelir.
    Bir dili öğrenmenin en önemli kuralı; O dili kendi gramer kurallarına göre öğrenmek ve konuşmaktır. Kendi dilimiz ile asla kıyaslamamalıyızdır.
    Peki, Türk öğrenciler İngilizce öğrenirken neden zorlanırlar.?
    Türk öğrenciler İngilizce öğrenirken aynı hatayı yaparlar İngilizce dili ile Türkçe dilini kıyaslamaktadırlar.
    Türk öğrencilerin en çok yaptıkları kıyaslama hatalarından birkaç tanesini sizlerle paylaşalım!
    İngilizcede ki to be yardımcı fiilinin Türkçede bağımsız karşılığı yoktur. Bu yüzden Türk öğrenci to be fiilini kullanmama eğilimindedir.
    Örneğin; Türk öğrenci I student şeklinde düşünür. Aslında I am a student biçiminde konuşulmalıdır.
    Türk öğrenciler genellikle her gün yaptıkları işleri şimdiki zaman kullanarak anlatırlar.
    Örneğin: I am going to home every evening. ( Ben her akşam eve gidiyorum. ) gibi yanlış bir cümle kurulur.
    Doğrusu I go to home every evening. ( Ben her akşam eve giderim. ) dir.

    Türk öğrencilere İngilizce dilinde ki sayılabilir ve sayılamaz isim kavramı karmaşık gelmektedir.
    Türkçe dilinde çoğul kullanımı İngilizceye göre sınırlı ve farklıdır. Bu yüzden Türk öğrenciler genellikle çoğul isim gereken yerlerde tekil isimleri kullanırlar.

    Türkçe dilinde kelimeler genellikle d harfi ile bitmez. Bu yüzden Türk öğrenciler İngilizce kelimeleri t harfi ile bitirme hatasına eğimlidirler.
    İngilizce dilinde yükselen bir ses perdesi kullanılırken, Türkçe dilinde alçalan bir ses perdesi kullanılır.

    Bu örnekler çoğaltılabilir. Önemli olan öğrenmeye çalıştığınız dili kendi kurallarına göre düşünmeden, yargılamadan konuşabilmektir.

    YanıtlaSil
  2. İngilizce dili,ana dili Türkçe olan birisine göre kalıp kullanımının son derece baskın olduğu bir dildir.Başlangıçta ana dili Türkçe olan birisine göre biraz ağır gelebilir bu konu,fakat biraz tecrübe edinilmesi durumunda bu konunun çözülebileceğinden eminim.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Gözünüze çarpan hata veya eksiklikleri yorumlarda bizimle paylaşabilirsiniz; çünkü birlikte öğreniyor ve gelişiyoruz!

İngilizce Günlük Konuşma, Tanışma ve Kişisel Bilgi Sorma Diyalogları
İngilizce Renkler
İngilizce Günler, Aylar, Mevsimler ve Saatler
İngilizce Sayılar
İngilizce Takılar
İngilizce Temel Soru Kelimeleri
İngilizce'de Yer ve Yön Belirten Kelimeler
İngilizce Zamanlar ve Temel Gramer Kuralları
İngilizce Temel Fiiller ve Yardımcı Fiiller
İngilizce Zamirler
İngilizce Sıfatlar
İngilizce Dilbilgisi Temel Konular
İngilizce Kişi Tanımlamaları İçin Kullanılan Sözcük Grupları
Köşe Yazıları